Şarkı Söylemek Lazım’da KİMLER YARIŞACAK? Haziran ayının son haftasında Show TV’de başlayacak “Şarkı Söylemek Lazım 2”nin kadrosu “üç aşağı beş yukarı” belli oldu.
Önceki gün öğle yemeği için Dükkan’da buluştuğumuz Medyapım’ın ortağı
Fatih Aksoy ve projenin sorumlusu Fatih Cesur’un verdiği bilgiye göre
“Şarkı Söylemek Lazım”ın ikincisine yarışmacı ya da yarışmacının koçu
olarak katılacaklar şunlar:
Safiye Soyman, Faik Öztürk, Müslüm Gürses, Leyla Bilginel, Songül
Karlı, Uğur Arslan, Ege, Berdan Mardini, Arda Kural, Betül Demir, Sema
Öztürk, Müşerref Akay, Güler Kazmacı, Seda Akman, Başak Sayan, opera
sanatçısı Zafer Ertaş ve Tan.
“Şarkı Söylemek Lazım”ın ilki bayağı ses getirmişti.
Kadro fena değil.
O nedenle bu da ses getirecek gibi, ama şöyle bir şansızlığı var.
“Şarkı Söylemek Lazım”ın ilki, televizyonlar için “yüksek sezon” sayılan bir dönemde yayınlanmıştı.
“Şarkı Söylemek Lazım”ın ikincisi ise televizyonlar için “ölü sezon” sayılan bir dönemde yayına girecek.
Safiye Soyman’la Faik Öztürk iyi reyting unsuru olduklarından televizyoncuların vazgeçilmezi oldu.
Fatih Aksoy ile Fatih Cesur, yarışmada Safiye Soyman’ı Faik Öztürk’ü koçu olarak değerlendirmeyi düşünüyordu.
Ben ise Safiye Soyman’ın bile kıskanacağı genç bir kadın şarkıcıyı Faik
Öztürk’ün yanına “koç” olarak vermelerinin, Safiye Soyman’a da Arda
Kural gibi genç bir partner bulmalarının daha doğru bir tercih
olacağını söyledim.
Safiye ile Faik’in birlikte yarışması yerine rakip olarak yarışmasının ortaya daha eğlenceli görüntüler çıkartacağı kesin.
Ancak Medyapım, “Şarkı Söylemek Lazım” için onları ayırırsa, sonra
yeniden birleşirler mi yoksa ayrı mı kalırlar orasını bilemem!
Bir sevimli bir sevimsiz HABERBu hafta Milliyet Televizyon ailesinden sizlere bir sevimli, bir de sevimsiz haberimiz olacak.
Önce “sevimli haber”i vereyim.
Arkadaşımız Bayram Kaygusuz “baba”lar kervanına katıldı.
Işınsu - Bayram Kaygusuz çiftinin Damla adını verdikleri bir kız çocukları dünyaya geldi.
Hoşgeldin Damla bebek...
“Sevimsiz haber”e gelince.
“Müzik Dünyası” sayfamızı hazırlayan arkadaşımız Arzu Çağlan, hafta içinde ilginç bir saldırı ile karşı karşıya kaldı.
Sabah, program yaptığı Best FM’e gitmek için 07.30 sularında evinden
çıkıp otoparka doğru giden Çağlan’ın yanına gelen 25-30 yaşlarındaki
bir kadın ona saatini sordu. Çağlan saatine bakarken kadın, bir kutuda
sakladığı asitli sıvıyı Çağlan’ın yüzüne doğru boca etti. Şizofren
kadının saldırısından ufak tefek yanıklarla sıyrılan Çağlan’a da geçmiş
olsun diyoruz.
SERÇE tutkunlarına bir tavsiye!Bir süre önce Star TV’de yayınlanan ancak beklenen reytinge
ulaşamayınca yayından kaldırılan “Serçe” dizisinin tutkunları son
günlerde yeni bir e-posta taarruzuna başladı.
Hepsinin istediği şey aslında aynı. Diyorlar ki, “Serçe çok güzel bir
diziydi, niye bitti? Biz bu dizinin devam etmesini istiyoruz. Star
TV’yi elektronik posta yağmuruna tuttuk ama değişen bir şey yok.”
Elektronik posta yoluyla yapılan eylem, gönderdiğiniz insanın posta kutusunu kitlemekten başka bir işe yaramaz.
Yani demem o ki, bu yöntemle bir sonuç alınmaz.
Aslında bu yönteme “eylem” demek de doğru olmaz. Başka yöntemler bulmanız şart.
“Serçe” tutkunları, “Bizim e-mail zinciri oluşturup, aynı metni belli
adreslere göndermekten başka bir yöntemimiz olamaz” diyorsanız, size
bir tavsiyem olacak. Doğuş Grubu, Telekom’la bir anlaşma yaptı.
Artık sadece internet için dizi çektirip, yayınlayacaklar.
Belli ki “Serçe” dizisini yayınlayacak ulusal bir kanal yok ve olmayacak.
Bir de Doğuş Grubu’nun internet üzerinden yayın yapacak yeni şirketini deneyin.
Karadeniz müziğinin yeni Kazım Koyuncu’suUlusal yayın yapan iki Karadeniz radyosundan biri olan Radyo K’ya konuk
olduk geçenlerde. Radyo K’da sabahları 07.00-09.00 saetleri arasında
program yapan Zeki Gökçe, Trabzonlu bir sanatçı ile bir gazeteciyi
ağırlamak istediğini söyledi ve Hüseyin Avni Danyal’la beni davet etti.
“Kurtlar Vadisi Pusu”da “Yalçın Bulut” tiplemesiyle hayran kitlesini
daha da genişleten Hüseyin Avni Danyal ve Zeki Gökçe ile Karadeniz
müziği üzerine bir hayli sohbet ettik canlı yayından önce.
Övünmek gibi olmasın ama son 50 yıla damgasını vuran bütün
kemençecileri tanırım. Daha türküsünü söylemeden çaldığı kemençenin
sesinden, onun kim olduğunu tahmin ederim.
Koryanalı Hüseyin’den (Hüseyin Köse) Ağarlı Ahmet’e (Ahmet Yanık),
Nizam’dan (Nizam Öztürk) Ali - Şevket Köroğlu kardeşlere, Bahattin
Çamurali’den Kara Haydar’a (Haydar Eyüboğlu), Katip Şadi’den Hüseyin
Bıçak’a, Şenol Çakır’dan türkücü Yaşar Karagülle’ye, Yaşar
Karagülle’den Sait Uçar’a, Hayri Yaşar Karagülle’den Piçoğlu Osman’a,
Saffet Genç’ten Hasan Tunç’a, Şeref Kara’dan Ali Çinkaya’ya hangisi
nasıl kemençe çalar, hangi parçalar onlara özgüdür bilirim.
Hüseyin Avni Danyal da, “Karadeniz müziği yapan biri çıktı, aynı Kazım
Koyuncu gibi. Adı Fatih Yaşar” dedi. Zeki Gökçe, Radyo K’nın
repertuvarında böyle bir albüm olmadığını söyleyince Danyal otomobiline
gitti ve CD’sini getirdi.
Programdan sonra gidip o albümü alıp, dinledim. “Kıyıların Ardı” adlı
albümünü Kalan Müzik’ten çıkaran Fatih Yaşar, gerçekten de sesi, yorumu
ve müzik tarzıyla gerçekten de tıpkı Kazım Koyuncu gibi. 1979 yılında
Rize’nin Pazar ilçesinde doğan Fatih Yaşar, aynı zamanda “Ardeşen Pazar
ve Köylerinde Destan Söyleme Geleneği” adlı akademik teziyle İTÜ Türk
Musıkisi Devlet Konservatuvarı Temel Bilimler Bölümü’nü bitiren bir
müzisyen.
Hayvansever Pelin Batu’nun ikilemi
Sokakta bulduğu köpeği evine alan oyuncu Pelin Batu, kendisini ve
arkadaşlarını ısıran köpeği evinden çıkaramayınca belediyeyi aradı.
Batu ve dostları kuduz aşısı oluyor
Oyuncu
Pelin Batu’nun sokakta bulup eve aldığı köpek başına iş açtı. İstanbul
Üsküdar’da oturduğu müstakil evden çıkan Batu, önceki sabah sokakta
kurt kırması bir köpekle karşılaştı.
Boğazında tasma bulunan köpek, bir süre sahibiymiş gibi Batu’yu takip
etti. Hayvanseverliğiyle tanınan oyuncu çok sevdiği bu sahipsiz köpeği
evine götürüp beslemeye başladı.
Gitmemek için diretti
Şanslı köpek, Pelin Batu’ya olduğu gibi akşam eve gelen oyuncunun
kardeşine ve arkadaşına da ilgi gösterdi. Batu’nun misafirleri, evin
yeni misafirini sevmeye başladı.
İşte ne olduysa o sırada oldu. Birkaç dakika öncesine kadar her
hareketiyle kendini sevdiren köpek, Batu’nun arkadaşını ısırdı. Hemen
devreye giren Batu, tasmasından tutup köpeği dışarı atmak istedi.
Dışarı çıkmamak için ayaklarını yere sürten köpek, bu kez de Pelin
Batu’ya saldırdı. Batu’nun sokaktan alıp gün boyunca besleyip sevdiği
köpek, genç oyuncunun sağ topuğunu ısırıp kanattı.
Batu ve arkadaşı, kuduz aşısı yaptırmak için Acıbadem Hastanesi’nin yolunu tuttu.
Hastaneye gittiklerinde kuduz aşısını sadece devlete ait belli
hastanelerin yaptığını öğrenen Batu ve arkadaşı bu kez soluğu
Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde aldı.
Kuduz aşılarının ilkini yaptırıp eve dönen Batu, sabah kalktığında bir sürprizle daha karşılaştı.
Evi daha da sahiplendi
Evden dışarı attığı köpek, dış kapı ile sokak arasındaki merdivenlerin başını kendine mesken tuttu.
Köpek korkusundan evinde hapis kalan Pelin Batu, “Belki karnı doyduktan
sonra gider” düşüncesiyle zaman zaman kapıyı aralayıp hayvana yemek
vermeyi de ihmal etmedi.
Köpek yedikçe uzaklaşmak yerine, eve sahiplenmeyi tercih edince Batu,
köpeği alıp barınaklarına götürmeleri için, istemeye istemeye de olsa
belediyeyi aradı.
‘Çok üzgünüm’
Pelin Batu, “Boynunda tasma olan bir köpekti. Ya bir evden kaçmış ya da
sokağa bırakılmış. Evden çıktığımda sokakta peşime takıldı, ben
sevdikçe karşılık verdi, ama akşam olunca değişti. Şu anda belediyenin
hayvan barınağında değil de evde olmasını çok isterdim, çok üzgünüm”
dedi.